Hükümetin başlattığı demokratik açılım çerçevesinde sürpriz bir adım daha atan Başbakan Tayyip Erdoğan, Türkiye’deki azınlıkların liderleriyle bir- araya geldi. Demokratik açılımın kavgasını verdiklerini belirten Başbakan, "Ne Kürt, ne Alevi, ne azınlık kardeşlerimin sorunları hiçbir zaman birbirinden üstün veya az değildir.
Hepsine yaklaşım tarzımız aynıdır." dedi. Erdoğan, Türkiye’de yaşayan herkesi vatandaşlık ortak paydasında bir arada gördüklerini söyledi. Büyükada Anadolu Kulübü’nde, cemaat vakıfları, bazı sivil toplum kuruluşları ve Adalar Vakfı işbirliğiyle organize edilen yemeğe katılan Erdoğan, zaman zaman sıkıntılarla karşılaştıklarını ancak aslî görevlerinin her daim hukuku gözetmek olduğunu dile getirdi.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Devlet Bakanı Egemen Bağış, Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, Devlet Bakanı Faruk Çelik ve Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’ı da yanına alan Erdoğan, Türkiye’deki diğer din liderleri ve temsilcileriyle bir araya geldi. Başbakan, yemekte yaptığı konuşmada demokratik açılım konusundaki kararlılıklarını ifade etti: "Artık bu sorunu aşmaya mecburuz. Çünkü bizim birliğe beraberliğe ihtiyacımız var."
Başbakan Erdoğan, 8 yıl önce AK Parti’yi kurarken 3 kırmızı çizgileri olduğunu, bölgesel, etnik ve dinsel milliyetçilik yapmayacaklarını söylediklerini hatırlattı. Geçmiş dönemlerde hatalar yapıldığını belirterek, "Bunu gidermenin gayreti içerisinde olduk. Hâlâ da şu anda bir gerçeği gören var, görmeyen var. O da şu, Güneydoğu, Doğu bütün buralarda sadece sorunlar psikolojik değil, sosyolojik değil, buralarda askerî, siyasî, diplomatik sorunlarımız var, ekonomik sorunlarımız var." ifadesini kullandı. Kendi döneminde Güneydoğu’ya 13,5 milyar lira tutarında yatırım yapıldığını ve çalışmaların halen sürdüğünü belirtti. Köydes Projesi ile en ücra köylere kadar yolu ve suyu götürmeyi de başardıklarını kaydetti.
Erdoğan, dinsel milliyetçiliğe de karşı olduklarını vurgulayarak, Türkiye’de hangi dinin, hangi mezhebin mensubu olursa olsun herkese aynı mesafede bulunduklarını belirtti. Türkiye’nin demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti olduğunu kaydeden Erdoğan, şöyle devam etti: "Uygulamada eksikler yok mu? Var. İşte bunları da yine hep beraber verilecek bu mücadele ile aşacağız ve inanıyorum ki bu demokratik açılım birçok şeyi ülkemizde değiştirecek. Ama el ele verirsek, omuz omuza verirsek…" Acemlere ait bir deyişe göndermede bulunan Erdoğan, "Oturdular, konuştular ve dağıldılar. Biz de oturup, konuşup, dağılanlardan olmamalıyız. Buradan bir netice çıkmalı. Bunları başarmamız, netice almamız gerekiyor ve inanıyorum ki bunun sonucunda hakikaten halkımız büyük bir mutluluğu yakalayacak ve Türkiye bir sıçramayı yaşayacaktır. Türkiye’nin bu gücü var." diye konuştu.
"Ne Kürt, ne Alevi, ne azınlık kardeşlerimin sorunları hiçbir zaman birbirine üstün veya az değildir. Hepsine yaklaşım tarzımız aynıdır." diyen Başbakan, Türkiye’de yaşayan herkesi vatandaşlık ortak paydasında bir arada gördüklerini söyledi. Futbol oynadığı dönemde Ermeni top arkadaşları olduğunu belirtti. Kezban Hatemi de 1960’lardan sonra bazı olumsuzlukların yaşandığı İstanbul adalarının son derece değerli tarih, kültür ve tabiat varlıkları olarak korunması gereken yerler olduğunu hatırlattı. Hatemi, konuklarına, "İstanbul adalarını bir ideal düzen örneği olarak düşlesek, her türlü farklılıklarımızın üzerinde ortak ilke ve değerlerimizin bilincinde olmanın coşkusuyla bu adaların acıklı tarihî izlerini İmralı, Yassıada, Sedef, Büyükada, Heybeli, Kınalı ve Burgazada’dan silerek yeryüzü cenneti olarak yaratılmış bu adaların değerini bilsek, acaba bu düşüncelerimiz bir ütopya olarak karşılanır mı?" diye sordu.
CHP’li Adalar Belediye Başkanı Mustafa Farsakoğlu da, "Adalar’da her etnik kökenden insanlarımız dostça ve kardeşçe yaşıyorlar. Buraya yapılan ziyaret herkes için çok anlamlı ve önemli diye düşünüyorum." dedi. İskelede çocuklara oyuncak dağıtan Erdoğan, çevredeki vatandaşlara da selam verip sohbet etti. Başbakan Erdoğan’a ulaşmak isteyen bir kişi ise korumalar tarafından uzaklaştırıldı.
Kaynak: Zaman Gazetesi
