19.8.2015 tarihli Sözcü gazetesindeki köşe yazısında kullandığı ifadelerle Sayın Yılmaz Özdil’in maksadı aştığını düşünmekteyiz.
Hatırlatmak isteriz ki;
Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin milli dava olarak kabul ettiği ve savunduğu bir davanın tarafı olan bizler, doğduğumuz ülke Yunanistan’da uğradığımız haksızlıklar, insan hakları ihlalleri ve Yunanistan’ın Lozan Barış Antlaşması’nın hükümlerini yok sayarak uyguladığı baskılar, etnik arındırma yasası olan Yunan Vatandaşlık Yasası’nın ırkçı 19. Maddesi uygulaması neticesi yunan vatandaşlığından atılan Batı Trakya Türkleri Anavatanları Türkiye’ye göç etmek zorunda kalmışlardır. Batı Trakya Türkleri ‘nin tamamı 1957-1958 yıllarında uygulanan serbest göç hariç, haymatlos statüsüne geçtikten sonra Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına kabul edilmişlerdir. Uluslararası hukuka göre mensubu bulunduğunuz ülkenin vatandaşlığını kaybettiğinizde doğal olarak haymatlos durumuna düşersiniz ki Batı Trakya Türkleri hiçbir zaman kendi istekleri ile haymatlos olmamışlardır.
Ne büyük onurdur ki Batı Trakya Türkleri , Anavatanları Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşlığına kabul edilmişlerdir.
Lozan Barış Antlaşması’na göre garantör ülke olan Anavatanımızın bizleri kabulü ile 1925-2005 yılları arasında Anavatan Türkiye’ye göç etmek zorunda kalan 108 bin aile (408.000 kişi) birinci kuşak olarak Türkiye’ye yerleşmişlerdir. Şu anda 3.- 4. kuşağı yaşayan yaklaşık 2 milyon Batı Trakya Türkü Anavatanlarında yaşamlarını sürdürmektedirler.
Vatanı kaybetmenin ne demek olduğunu eminiz ki hepinizden iyi bilen biz Batı Trakya Türkleri anavatanımıza olan minnet ve şükran duygularımızla bağlı birer Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak; Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ilke ve devrimlerine bağlı olarak yaşamımızı devam ettirmekteyiz.
Sayın Özdil, biz Batı Trakya Türkleri 29 Ocak 1988 yılında Türklüğümüzün Yunanistan tarafından inkar edildiği gün hariç her daim Cuma namazımızı kıldık ve kılmaya devam ediyoruz. Ayrıca Türkiye Cumhuriyeti Devletinin pasaportunu taşımak bizlere gurur ve onur veriyor.
Anavatan da yaşayan biz Batı Trakya Türkleri haymatlos konumundan çıktıktan sonra ülkemizin diğer vatandaşları gibi değişik iş kollarında çalışmakta, kendi iş kollarımızda başarıyı yakalamış ve en üst seviyelere gelmiş, ülkemizin devletine bağlı birer ferdi olarak devletimizin birlik ve dirliğine hizmet etme gayreti içerisinde yaşamımızı devam ettirmekteyiz.
Sayın Özdil , ilgili yazısında siyasi düşünce ve bakış açısı ile içimizden biri olan Sayın Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanı Dr. Mehmet Müezinoğlu’nu eleştirirken farkında olmadan; Türkiye’nin sadece Türkiye’de yaşayan Türklerin vatanı olduğunu düşünerek ,Türkiye’nin yurtdışında yaşayan Türkler için ne ifade ettiğini bilmeden yönelttiği eleştiri okları ve yanlış anlaşılmalara sebep olabilecek ifadeler ile Batı Trakya Türklerini rencide etmiştir.
Batı Trakya Türkleri tarihte olduğu gibi bugünde Anavatanlarına minnet ve şükran duyguları ile bağlıdırlar. Sayın Özdil bir kişiye karşı olan siyasi duruşu neticesinde şu anda yaklaşık 2 milyon kişiyi yaftalayarak maksadı aşan bir yazı ve ifade kullanmıştır. Bu ifadelerinden dolayı kendilerini Batı Trakya Türkleri Dayanışma Derneği adına bu ifadelerini düzeltmeye davet ediyoruz.
Saygı ile kamuoyuna arz ederiz. 20.8.2015
Av. Necmettin Hüseyin
Genel Başkan