Milletvekilimiz Sayın Ahmet Hacıosman: “Geçmişin korkularından kesin olarak kurtulma vakti gelmiştir”

Rodop PASOK Milletvekili Ahmet Hacıosman 10 Mart 2010 Çarşamba günü,‘Soydaşların ve ülkemizde yasal olarak ikamet eden göçmenlerin politik katılımı ve Yunan Vatandaşlığı için çağdaş düzenlemeler’ konulu yasa taslağının görüşüldüğü meclis genel kurulunda söz alarak aşağıdaki konuşmayı yaptı.

Sayın Başkan,
Değerli Milletvekilleri,

Geçtiğimiz Ocak ayında, Noel ve Yeni yıl bayramından birkaç gün sonra, Trakya halkı, denizden karaya vuran cesetleri korku dolu gözlerle izledi. Yapılan değerlendirmelere göre bu cesetler genç yaştaki yasadışı göçmenlerin cesetleriydi. Toplam 17 gencin yanı sıra, 2 yaşında küçücük bir erkek çocuğu da mağdurlar arasındaydı.

Vatan ve ulusal bütünlük açısından göçmenliği bir tehdit olarak görenlere soruyorum:  bunun böyle devam etmesine göz mü yumacağız? İnsanlığa karşı işlenen bu dehşet verici suçlara ortak olmaya devam mı edeceğiz?

Az önce bahsettiğim konu, göç denen büyük sorunun sadece bir boyutunu oluşturuyor.

Bugün burada konuşulan yasa tasarısı bir dizi göçmen konusunu bir düzene koyacak bir yasa tasarısı. Bahsettiğimiz bu insanlar bizim toplumumuzda yaşayan, çocuklarımızla aynı okulu paylaşan ve birçoğumuzun çalışma arkadaşı olan insanlar.

Biz bu insanlarla aynı mahalleleri, aynı ihtiyaçları, aynı endişeleri ve aynı hayalleri paylaşıyoruz.

Diğer yandan ise, bu insanları her zaman görmezden geliyor ve bir türlü topluma kabul edemiyoruz. Bunun böyle olmasında hepimizin sorumluluk payı var.

Göçmen bir anne babanın çocuğu olarak dünyaya gelen, yunan eğitimi alıp, bizim okullarımızda öğrenim gören her bir çocuktan biz sorumluyuz. Buna rağmen o çocuğa, en temel hakları bile sağlayamıyoruz.

Bu yasa tasarısı sebebiyle, birçok korku ve tepki su yüzüne çıktı. Bu korkuları ve tepkileri dile getiren ve sahiplenen insanlar, bizim ne demek istediğimizi anlamadıkları gibi, PASOK hükümetinin, yıllardır bir karmaşa içinde bulunan bu konuları, bir düzene sokabilmek için sarf ettiği büyük çabayı da anlamıyorlar.

Benim vatanım bir hukuk devletidir. Bazılarının hoşuna gitse de gitmese de bir hukuk devleti olarak yapılan uluslararası ve Avrupa anlaşmalarına saygı duymak zorundayız.
Bu ülkede ikamet edebilmek için her tür yasal belgeye sahip olan ve burada yaşayan herkese, temel insan haklarını sağlamak boynumuzun borcudur. Onlara haklarını sağlayarak, sorumlulukları hakkında bilgilendirerek, onları yerel toplumların aktif üyeleri yapabiliriz. Çünkü demokratik yönetimler bu şekilde çalışır, dışlayarak ve ayırımcılık yaparak değil.

Bu yasa tasarısına karşı çıkan kişiler, öncelikle korkuyu kendi içlerinde aramalılar çünkü korku kendi benliklerinden kaynaklanmaktadır, etrafında bulunan kişilerden değil.
Bu günkü yasa tasarısının içerdiği konular, PASOK partisinin benimsediği temel ilkeleri ve ideolojik yapı taşlarını oluşturmaktadır.

Çok kültürlü toplumlarda yaşadığımız için bölge ve mahallelerimizin siması her geçen gün değişiyor. Bu yeni değişikliğe uyum sağlayamadığımız takdirde bahsi kaybettik demektir. Gözümüz ve zihnimiz açık olduğu sürece, çok biçimli toplumların her zaman olumlu sonuçlar doğurduğunu anlarız.

Biz Trakya bölgesinde bu konuda öncü sayılırız. Çünkü bizim toplumumuz, her zaman çok kültürlü bir toplum olmuştur. Trakya da azınlığın varlığı, toplumun böyle bir görünüm almasını sağlamıştır.

Kendi memleketimden bahsetmişken ve ilgili vatandaşlık yasa tasarısı konuşuluyorken ben de bir talepte bulunmak istiyorum. Bu talep, kendilerini parlamentoda temsil etmekten onur duyduğum Trakya azınlığı ile ilgilidir.

Sayın Bakan,
Değerli Milletvekilleri,

Biraz evvel hukuk devleti, insan hakları, uluslararası ve Avrupa anlaşmalarından bahsettim. Ben de, bu çerçevede, azınlık mensubu haymatlos durumunda olan insanların sorununu kesin bir çözüme ulaştıracak bir talepte bulunmak istiyorum. PASOK hükümeti döneminde ve Yorgos Papandreu’nun girişimiyle yürürlükten kaldırılan Yunan Vatandaşlık Kanunu’nun 19. Maddesini az çok herkes biliyor. 19. Madde aracılığı ile azınlık mensubu kişilerden yunan vatandaşlığı alındı. Bu karar geri çekilerek bu sorun kesin bir çözüme ulaştırılabilir. Geçmişin korkularından kesin olarak kurtulma vakti gelmiştir. 
Tekrar yasa tasarısına dönecek olursak, hükümet bu yasa taslağıyla toplum ile arasında, göçmen sorunu ile ilgili bir diyalog penceresi açma girişiminde bulunuyor. Aynı zamanda çağdaş bir göçmen politikası ile bu çalışmayı pekiştiriyor. Kanımca bunun da başka alternatifi yoktur.

Daha Fazla İlgili Makale Yükleyin
Daha Çok Yükle admin
Daha Fazla Yük Haberler

İlginizi Çekebilir

İSKEÇE MUZAFFER SALİHOĞLU AZINLIK ORTAOKULU VE LİSESİ MÜTEVELLİ HEYETİ VE OKUL AİLE BİRLİĞİ’ Nİ MİSAFİR ETTİK

Batı Trakya’ da zorlu ve baskılar altında geçen 2018-2019 öğretim dönemini başarılı …